Bol yağmurlu, fazla rüzgarlı, soğuk, hırçın bir İstanbul gününden herkese merhaba. Etrafta kahverengi tonlarının hakim olduğu, yaprakların döküldüğü en sevdiğim mevsim geldi. Hoş geldin Sonbaharr :))
Her mevsimin ayrı bir güzelliği var ama bence sonbaharın yeri bir ayrı ya. Sonbahar sanattır diğerleri mevsim dermiişim 🙂 Gece uyurken çatıya vuran yağmur damlasının sesi, ağaçları sallayarak yapraklarını döken rüzgar, serin bir hava, kısık sesli slow müzik ve pencerenin kenarında oturup (şu an benim yaptığım gibi) dışarıyı izlerken elimde bir de kahve varsa daha ne isterim. Böyle havalarda insanlarda hava soğuk dışarı çıkılmaz düşüncesi veya üşengeçliği oldukça insanın kendini dinlemeye çok vakti oluyor. Kendini dinledikçe de doğru kararlar vermeye başlıyorsun. Hayatta ki bütün kalabalıktan uzaklaşıyorsun. Yalnız sen kalıyorsun. Tabi burada kastetmek istediğim gerçekten yalnız kalmanız değil arada bir yalnız kalıp kendinizi dinlemeniz, gerçekten ne istediğinizin farkına varmanız için çok iyi bir fırsat olan yalnızlık bu.
Şimdi kahvenizi alın, müziğinizi açın, pencerenin kenarına oturun ve dışarıyı izlemeye bir dalın bakalım. Ne hissettiğinizi çok merak ediyorum. Benimle paylaşmayı da unutmayın olur muu?? 🙂
Sürekli yalnızlar kulübü başkanı olarak söylüyorum ki burada yazılanlara inanmayın. Tamamen uydurma nir takım şeyler 😂
Açıkçası herkesin kafa dinleme kendi kendine kalma şekli başka oluyor galiba, ben kulaklığı takıp motosiklet ile yola çıkarım veya sadece yürürüm boş boş. Senin söylediğini yapan nir erkek de görmedim ama bayanlar için on numara aktivite 🙂
herkesin kafa dinleme şekli evet farklıdır katılıyorum. kafa dinleme konusunda bile ayrıştırıyorsun. bu işin kadını erkeği mi var yapma gözünü seveyim. yazdıklarım tamamen tavsiye üzerineydi 🙂
Hayır tabiki ayrıştırma yok, dediğim gibi senin anlattığın şekilde kafa dinleyen nir erkek görmedim hiç.
Kahve yerine çay, fonda Çayan, camda yağmur damlacıkları… Hissettiğim şey, yıllarca söyleyip, yere göğe sığdıramadığı Hava’sına olan sevdasının günü geldiğinde Çayanla birlikte tabuta sığmasının getirdiği hüzün.
Sanırım müzik seçiminde kendimi üzecek küçük bir hata yaptım.
bu yorum bana ”yarım kalan sevda” yazımı hatırlattı.
Sonsuz karanlık düşüncelerdeyim aynı havanın karanlığı gibi içimin soğukluğu dışarıdaki soğuklukla eş değer.
Yine yargılanıyor düşüncelerim ve yine şiddet görüyor ruhumun her zerresi ama içim bu kadar parıl parılken nedendir insanların kibri.
💆♀️⚡️